Sûfî Kadınlar


0

Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı kılan Allah’adır.

Hak yolunda ilerlemek yürek işidir. Allah’ın gönül bahçesine girebilmek ve oradan yararlanmak istiyorsak tasavvuf ehli olmalıyız.  

Tasavvuf, İslâmı derûnî bir şekilde yaşamaktır. Ruhî ve vicdanî bir duyuşun mahsulüdür. Şekilden mânâya geçmek, kabuktan öze ulaşmaktır. Kâlin hâl olmasıdır. (Selçuk Eraydın, Tasavvuf ve Tarikat, Marmara Üni. İlahiyat Fak. Yay. İst. 1994, s. 85),

Tasavvuf; Allah’ın gönül bahçesidir ve bu gönül bahçesinin güzelliklerini görebilmeniz için Allah’ın emir ve yasaklarına uyumamız gerekir. Sûfîlik,bu gönül bahçesinin perdelerini yırtmaktır. Sûfî kişi, Allah için kalbini saflaştıran, ruhu tefekkürle dolan, beşeriyetten Allah’a yönelen kimsedir. Ve insanlardan öylesi de vardır ki, ne bir ilme ve ne bir rehbere ve ne de aydınlatan bir kitaba sahip olmaksızın Allah hakkında mücalede bulunur.” (Hac Suresi. Ayt: 8)

Kendilerini Rabbin gönül bahçesine girmek için ibadete adamış nice Sûfî kadın vardır. Beni en çok etkileyen sûfî kadınlar…

1. Nüseybe bnt. Selman

Yûsuf b. Esbât’ın hanımıydı.

Yûsuf b. Esbât’a şöyle derdi: ” Allah beni senden sorar. Bana helalden başka bir şey yedirme! Benden dolayı elini şüpheli bir şeye uzatma!”

Dedi ki:

” Bir çocuk doğurdu ve şöyle dedi:’ Ya Rabbi! Niçin beni hizmetine ehil görmedin de bir çocukla meşgul ettin!”

2. Meryem el-Basriyye

Muhabbet hakkında konuşurdu. Muhabbet ilimlerini duyduğunda rengi değişirdi. Denildi ki: Bazı vaizlerin meclisinde hazır bulundu. Muhabbet konuşuldu.  Ödü patladı ve orada öldü.

Muhammed b. Ahmed b. Saîd er-Râzî-Abbas b. Hamze-Ahmed b. Ebi’l Havvârî-Abdulazîz b. Umeyr bize haber vermiştir : Abide Meryem el-Basriyye gecenin ilk saatlerinde kalktı ve ” Allah kullarına karşı çok lütufkârdır”(eş-Şûrâ,42/29) ayetini okudu ve sabaha kadar tekrarladı.

Meryem şöyle demiştir :

“Allah’ın ‘ Gökyüzünde ise rızkınız ve size vaat edilen şeyler vardır ‘ ez-Zâriyât,52/22 ayetini duyduğumdan beri rızıkla ilgilenmedim. Onu aramak için yorulmadım. “

3. Asame bnt. Bilal b. Ebi'd-Derda

Kendini ibadete veren kadinlardandır. Gözü kör oldu ve buna sabretti.

Ebu’l – Feth Yûsuf b. Ömer  (Bağdad zahidi), Ca’fer b. Muhammed b. Nusayr’dan, o da Muhammed b. Mesrûk’tan, o da Muhammed b.el-Hüseyin el-Burculânî’den, o da el-Hüseyin b. Abdulazîz b.el- Vezîr el- Cuzzâmî’den, o da Abdullah b. Yûsuf ed-Dımaşkî’den bize haber vermiştir ki, Asâme bnt. Bilâl b. Ebi’d- Derdâ abide idi ve gözünü kaybetti. Bir gün oğlu yanına vardı ve namaz kıldı.  O da: 

– Ey oğulcağızım! Namaz mı kıldınız? Dedi.

Oğlu da:

-Evet, dedi.

Bunun üzerine şöyle dedi:

Asâme sana ne oluyor ki eğleniyorsun

Evini felaket kaplamış 

Vaktinde Namazı kılmak için mateme gir

Eğer bir gün aglayacaksan

Kur’ân okunduğunda ağla

Onu okuduğun gün

Onu tefekkürle okursun

Sel olan gözyaşlarıyla

Aşk, senin adına çok üzüldüm 

Hayatım boyunca yaşamadım. 

Kaynaklar

Ebu Abdurrahman Es-Sülemi – Kendilerini İbadete Adayan Sûfî Kadınlar (ilk harf yayınları )


Beğendiniz mi? Arkadaşlarınızla Paylaşın!

0

0 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir