Birçok araştırma grubunun kapsamlı bir şekilde açıkladığına göre öğretmen-öğrenci ilişkisinin öğrencilerin akademik başarıları, motivasyonu, okula karşı tutumu, öz bilinçleri ve bunun gibi çok sayıda faktör üzerinde yüksek bir öneme sahiptir. Çocuklar yetişkinler tarafından verilen övgü ve eleştirilere duyarlıdır. Bu nedenle, sık olumsuz yorumlar genellikle öğrencilerin okula hoşlanmamasına sebep olur. Bu nedenle, öğretmenler davranışlarına dikkat etmelidir. Öğretmen davranışları genel olarak bu iki türün altına konulabilir:
1. Davet Eden Öğretmen
Öğrencilere sorumlu, bilgili ve değerli oldukları bilgisiyle aktarılan sözel veya sözel olmayan mesajlar. Bu olumlu öğretmen-öğrenci ilişkisini güçlendirir. Kendi içinde iki türü vardır. İlki kasıtlı olarak davet etmek. Bu öğretmenler profesyonel bir tutum sergilemekte, sürekli çalışmakta ve daha etkili olmak için çaba göstermektedir. “Bundan daha iyisini yapabilirsin, sana nasıl göstereyim.” diyen bir öğretmen bu tarz bir öğretmendir. İkincisi istemeden davet etmektir. Bu öğretmenler genellikle iyi, sevilen ve etkili öğretmenlerdir, ancak neden etkili olduklarından habersizdirler. “Öğretmekten hoşlanırım.” bu tarz bir öğretmen cümlesidir.
2. Reddeden Öğretmen
Sorumsuz olduklarını, aciz ve değersiz olduklarını söylemeyi kasteden mesajlar. Kendi içinde iki türü vardır. İlki kasten reddetmedir. Bu öğretmenler kasten öğrencilerin cesareti kırar ve öğrencileri engellerler. “Neden okula gelmek zahmetinde bulunuyorsun?” sorusu bu tarz bir öğretmenin soracağı sorudur. İkincisi istemeden reddetmedir. Bu öğretmenlerin iyi niyetli oldukları hissedilir ama davranışları cesaret kırıcı ve düşüncesizdir. Örneğin “Sadece öğrenmek isteyen öğrencilere ders veriyorum!” diyen bir öğretmen bu kategoridedir.
0 Yorum