Hayatımız boyunca mutluluğun peşinden koşuyoruz. Mutsuzluluk ve hayatından memnuniyetsizlik insanlığın temel sorunudur. Sıkıntılardan boğulduğumuz zamanlarda bile memnuniyet duygusunu devam ettirmek için şu 4 maddeye kulak verelim.
1. Kendinizi Olmazsa Olmazlara Bağlamayın
İnsanın ‘olmazsa olmaz’ dediği şeyler bu dünyada geçici ve fanidir. İman ve İslam haricinde hiçbir şey olmazsa olmaz değildir. Bu dünyadaki her şey er ya da geç ölümü tadacaktır. Olmazsa olmaz dediğimiz ister bir çanta olsun ister ev olsun ister iş olsun ister aile olsun. Her şey bir gün son bulacak. İnsan kendini fani şeylere bu derecede bağlayıp da bir gün elinden kayıp gidince çok ağır yaralar alıyor. Kendini toplaması, tekrar mutlu olması çok zor oluyor. Bundan dolayı hiçbir şeyi olmazsa olmaz derecesine çıkarmamak gerekir. İnsan için olmazsa olmaz tek şey İslam’dır. Allah’ın rahmeti bizim üzerimizde ise o zaman her şeyimiz var demektir.
2. Hayattaki Konumunuzu Toplumsal Normlara Bağlamayın
Kur’an medeniyetinde kişi hayattaki konumunu toplumsal normlara bağlamaz. Batı medeniyetindeki gibi insanın değerini belirleyen şey başarı/başarısızlık değildir. Başarılıysanız iyi birisiniz, toplumda kabul görürsünüz gibi bir şey Kur’an medeniyetinde yoktur. Batı medeniyetinde ise kabul görme, tanınma ve bilinmenin tek yolu toplumsal grup tarafından tanınan bir şey olmak yani başarılı biri olmaktır. İnsanlara bol bol ”Birçok güzel seçenek var bunları yakalamak sizin elinizdedir. Eğer yapamıyorsanız sizde bir hata var.” deniliyor. Bu durum da insanları sürekli bir rekabet ortamına atıveriyor ve kişilere sık sık yeterince iyi biri olamama korkusu yaşatıyor.
Kabul görememe ve başarısızlık insanı kötü biri yapmaz. Mümin yeterince iyi biri olmayı dünyevi hedefler elde ederek başarmaya çalışmaz. Çünkü o zaten değerli ve anlamlıdır. Müminin kabul edilme ve tanınma fıtri ihtiyacı, Yaratıcısı tarafından bilindiği, korunduğu, tanındığı gerçeğiyle giderilir. Bunun dışındaki her türlü tatmin yolu sahte ve geçicidir. Çünkü insanların bu ihtiyaca verebilecekleri şeyler sınırlıdır.
3. İnsanlardan Sadır Olan Hükümler Sadece Bu Dünyada Kalacaktır
Bu dünyada kötü söz, iftira, karalamaya maruz kalmayan insan var mıdır acaba? Şimdiye kadar kaç kere kötü bir söz işittiniz? Kaç kere sizi ezen hor gören bakışlara takıldınız? Doğru yaptığınız her davranış için ne kadar eleştiri aldınız? Bunların hiç birisine takılmayın. İnsanların sizin için yaptığı her eleştiri bu dünyada kalacak daha fazla ileriye gitmeyecektir. Onların veya sizin başka bir insana yaptığınız her eleştiri, ön yargı ve hüküm aslında “Ben senin varlığının değerini ölçerim, belirlerim” mantığına çıkar. Oysa bizim değerimizi de bizim nasıl davranacağımızı da, bizim üzerimizde söz sahibi olan da Allah’tır (celle celaluhu). Doğrularımız O’nun tarafından belirlenir ve hükümlerimiz O’nun tarafından verilir. Dolayısıyla başkalarının sizin hakkınızdaki incitici sözleri, ön yargıları geçersizdir.
4. Günde Sadece 1 Saat Hiçbir Şeyden Şikayet Etmemeyi Öğrenin
Şikayet etmemek, olaylara pozitif bakmak insanın mutluluğunu en çok etkileyen faktörlerden biridir belki de. Sadece bir saat durun. Sadece bir saat şikayetleri bırakın. Bardağa dolu tarafından bakın. Bırakın ruhunuz sakinleşsin, önüne gelen her olaya aşırı tepkiler vermesin, durulsun, nefes alsın. İşlerinizde bir aksilik oldu; bir saat sabredin. Çocuğunuz çok fazla yaramazlık yaptı; bir saat görmezden gelin. Telefonunuz bozuldu; bir saatliğine stres yapmayın. Yaşanılan her şeye rağmen şu bir saat içinde Allah’ım ben senden razıyım diyebiliyor musunuz? Bakın nasıl değişiyor ruhunuz, kalbiniz. Nasıl hafif, yüklerden kurtulmuş oluyorsunuz. Sanki göklere çıkacaksınız. O’nun verdiği, vermediği her şeye razı olmak; teslim olmak. Sonsuzluğa bir saat yaklaşmak…
Zamanla bunu ömrünüze yaymaya çalışın. Sürekli söylenmek ve şikayet etmekle ancak mutsuzluğunuzu diri tutarsınız.
0 Yorum