Altyazı:
Ey Âdemoğulları! Her mescide gidişinizde güzel giysilerinizi giyin
ve yiyin, için, fakat israf etmeyin, çünkü Allah israf edenleri sevmez. (A’raf, 31)
Rabbim! Göğsümü aç, genişlet. İşimi kolaylaştır. Dilimde bulunan düğümü çöz de, anlasınlar beni. (Taha:25-28)
Elhamdulillah, vessalâtu ve’s-selâmu ‘ala Rasûlillah ve ‘ala âlihi ve sahbihi ecmaîn. Es-selâmu aleykum, Quran Weekly
Bugün, sizinle paylaşmak istediğim A’raf Suresi’nin 31. ayetinde
mescitlere bağlı olan insanlar ve dışarıda iyi bir hayat yaşayan insanlar arasındaki karşılaştırmadan bahsedeceğim
Biliyorsunuz, günümüzde Dünya’daki birçok kültürde olan gerçek bir kutuplaşma var
Ve insanlar bu tarz düzenli olarak mescide giden insanları, sizin gibi olduğunu ümit ediyorum, Ramazan ayındayız
Fakat yıl boyu mescitleri dolduran insanlar da var. Bu insanlar gerçekten çok dindar insanlar,
gerçekten çok fazla dünyalık arzuları yok, dünya hayatını gerçekten iyi yaşamayacaklar
Ve eğer dengeli bir yaşam istiyorsanız, “denge” kelimesi çoğu zaman yanlış kullanılır, eğer yaşamınızda denge istiyorsanız,
mescide belki sadece Cuma günleri gidin ve diğer günlerde gerçekten burayı çok mühimsemek zorunda değilsiniz
Bu güzel ayette Allah, tüm Âdemoğullarına hitap ediyor. Ve mescit kelimesi, izah etmeye başlamadan önce,
mescit dediğimde aklınıza bir bina geliyor, değil mi? Allah’a ibadet için tahsis edilmiş, gidip namaz kıldığımız bir bina
Ama aslında mescit kelimesi, Arapçada ism-i mekân ve ism-i zamândır, basit bir dille şu demek, sadece secde ettiğiniz,
başınızı yere koyduğunuz yer demek değil -cami anlamında-, aynı zamanda herhangi bir zaman dilimi demek
Mescit kelimesi bir yeri ifade ettiği gibi bir zaman dilimini de ifade ediyor
Dolayısıyla Arapçada mescit kelimesini duyduğumuzda bu aslında namaz vaktini de ifade ediyor, sadece namaz mekânını değil. Subhanallah!
Şimdi, Allah diyor ki “يَا بَنِي آدَمَ” “Ey Âdemoğulları!”
“خُذُواْ زِينَتَكُمْ عِندَ كُلِّ مَسْجِدٍ” İlk olarak kelime anlamıyla tercüme edeceğim,
Güzel giysilerinizi giyin, her namaz vaktinde ve her namaz mekânında. Bu da şu demektir: iyi görünün
Düzgün kıyafetler giyin. Ve aynı zamanda en iyi tavrınızı takının. Kendinizin en güzel yanını ortaya koyun
Herhangi bir mescide gelmeden önce ve namaz öncesinde. Önemli biriyle buluşacağınız zaman giyinir kuşanırsınız
Bir buluşmanız olduğunda güzelce giyinirsiniz, resmi bir durum söz konusudur
Biriyle buluşmaya gittiğinizde nasıl olduğunuzu göstermiş olursunuz. Eğer çok da önemli olmayan biriyle buluşacaksanız olduğunuz gibi gidersiniz
Ya da sizin yanınıza geldiklerinde şöyle demezsiniz. “Bir saniye bekle, düzgün giyineyim.” Umursamazsınız, içeri alırsınız
Ama Allah Azze ve Celle’yle iken, her namaz vakti O’nunla buluşacaksınız, o yüzden güzel giyinin
Düzgünce giyinin kuşanın. Özel bir durumda da düzgün giyinin ama mescide giderken bile en iyi halinizi götürün.
Şimdi bu yönüyle biraz da tavsiye, buralar mescitler, insanların en iyi oldukları şekilde davranmaları gereken yer
Ne büyük bir ders! Ama sonra şöyle düşünürdüm, bu ayet yeterli bir ders
Allah’ın evine giderken veya namaz kılacağınız zaman fiziksel, duygusal ve psikolojik olarak kendinizi güzelleştirin
Ama ek olarak aynı ayette Allah diyor ki, “وَكُلُواْ وَاشْرَبُواْ وَلاَ تُسْرِفُواْ”
Yiyin, için, sınırları aşmayın, diğer bir deyişle hayatınızı yaşayın!
Mescide gitmek için güzel giyinin, ama hayatınızın geri kalanıyla da uğraşmanız gerekiyor,
sadece mescide gidiyorsunuz diye bazılarının vermeye çalıştığı izlenimi edinmeyin: “sadece Allah’ın evine sık gitmeniz
gerçek hayatı kaçırdığınız anlamına geliyor. Başka şeyler yapıyor olabilirdiniz veya hayatınızda denge yok”
Allah şöyle diyor, mescide hakkını verdiğinizden emin olun, ama kendinize de hakkınızı verdiğinizden emin olun
Yiyip için, sadece sınırları aşmayın. “Fakat israf etmeyin, çünkü Allah israf edenleri sevmez.”
Aynı zamanda bu ayette güzel bir işaret var, doğru sebeplerle mescide giden ve bu ayeti uygulayan insanlar hayatlarında dengeyi bulurlar
Tükettikleri, yiyip içtikleri şeylerde sınırları aşmama alışkanlığını geliştirmeyi öğrenecekler
Yediklerinde aşırı yemezler, içtiklerinde aşırı içmezler
Alış verişe gittiklerinde gereğinden fazlasını satın almazlar, güç yetirdiklerinden fazlasını harcamazlar mesela
İşte bu, “Fakat israf etmeyin, çünkü Allah israf edenleri sevmez.”
Ve duam şudur, Allah Azze ve Celle bize, yaptığımız her şeyde dengeli olma kabiliyetini,
dini, ruhi ve aynı zamanda dünya hayatımızda, bu ayet ışığında dengeyi sağlayabilmeyi nasip etsin
Bârekallahu lî ve lekum, es-selâmu aleykum ve rahmetullahi ve berakâtuhu
0 Yorum