Bize maddi manevi yol gösterici olan ve tüm çağları noksansızca kapsayan Kuran’ı Kerim’imizi okurken yeteri kadar etkilenmediğinizi düşünüyorsanız okuma sürecinde atladığınız bir şeyler vardır. İmam Gazali Kuran’ın kalbimize dokunması için dikkat etmemiz gereken 6 edep olduğunu söylüyor. Bu yazıda İmam Gazâlî’nin Kımyâ-yı Seâdet isimli eserinde yazdığı,Kur’ân-ı Kerim okurken dikkat edilmesi gereken kalbe ait 6 edebten bahsedeceğiz inşallah.
1. Okuduğunun Büyüklüğünü Bilmelidir.
Çünkü Allahü Teâlâ’nın kelamıdır ve kadimdir. Sonradan yaratılmış değildir Allâhü Teâlâ’nın sıfatıdır. Zâtı ile kâimdir. Dille söylenen ise harflerdir. Evet dille ateş demek kolaydır ve herkes bunu söyleyebilir ama ateşin kendisine dayanamaz. Kur’an-ı Kerimin harflerinin hakiki manaları açığa vurulsaydı, yedi kat gökler ve yerler bu teselliye dayanamazdı. Bunun için Allahü Teâlâ “Eğer biz bu kur’an-ı bir dağ başına indirseydik muhakkak ki Onu Allah korkusundan baş eğmiş, parça parça olmuş görürdün”(Haşr/21) buyuruyor. Fakat dillerin ve kalplerin dayanabilmesi için, Kur’an-ı Kerimin güzelliği ve büyüklüğü harf ve şekilleri ile örtülmüştür.
2. Kur'an-ı Kerim Okumadan Önce Bu Kelamın Sahibi Olan Allahü Teala'nın Büyüklüğünü Kalbinde Bulundurmaktır.
Kimin kelamını okuduğunu ve nasıl önemli bir iş yaptığını bilmelidir. Çünkü O buyuruyor: “Ona tam bir surette temizlenmiş olanlardan başkası el süremez.”(Vâkı/79) Mushaf’ın kendisine abdestsiz dokunulmazlığı gibi Allahü Teâlâ’nın kelamının hakikatini, kalbi kötü ahlâklardan temizlenmemiş, hürmet ve tâ’zim nuru ile süslememiş olan anlayamaz. Allahü Teâlâ’nın büyüklüğünü bilmeyen Kur’an-ı Kerim’in büyüklüğünü anlayamaz. Bu büyüklük ise Allahü Teâlâ’nın sıfatlarını ve işlerini düşünmeyince kalpte meydana gelmez.
3. Okurken Kalbini Hazır Bulundurmalı, Gafil Olmamalıdır.
Kalbindeki düşünceler onu okuduğundan uzaklaştırmamalıdır. Gafletle okuduğunu okumamış bilmeli, yeniden okumalıdır. Bu, bir kimsenin bir bahçeyi seyre dalmasına ve oradan çıkıncaya kadar bahçedeki güzelliklerden gafil olmasına benzer. Çünkü Kur’an-ı Kerim, müslümanların bakacakları yerdir ve onda şaşılacak nice hikmetler vardır.
4. Anlayıncaya Kadar Her Kelimenin Manasını düşünmelidir.
Bir okuyuşta anlayamazsa, bir daha okumalıdır. Eğer bir lezzet alıyorsa, bir kere daha okumalıdır.
5. Âyetlerinin Manaları Değiştiği Gibi, Kalbi de Çeşitli Şekillere Girmelidir.
Korku bildiren âyetlere gelince,bütün kalbi ile korkmalı ve inlemelidir. Rahmet âyetlerine gelince, kalbinde ve yüzünde rahat ve neş’e görülmelidir. Allahü Teâlâ’nın sıfatlarını duyunca küçülmeli ve kalbi kırık olmalıdır. Kâfirlerin Allahü Teâlâ hakkında söyledikleri şeyleri duyunca sesini daha yumuşak yapıp hayâ ederek, utanarak okumalıdır. Bunun gibi her âyetin bir mânâsı vardır ve mânânın da icap ettirdiği şey vardır. O sıfata bürünüp O ayetin hakkını vermelidir.
6. Kur'an-ı Kerim'i Allahü Teala'dan Dinliyor Gibi Dinlemelidir.
O anda O’ndan dinlediğini farzetmelidir. Büyüklerden biri buyurur:”Ben Kur’an-ı Kerim okurdum, fakat ondan lezzet alamazdım. Okuduğum Kur’an-ı Resulullah’tan dinlediğimi düşündüm. Bundan sonra lezzet almaya başladım, daha yükseldim. Cebrail aleyhisselâmdan dinlediğimi düşündüm, daha çok lezzet buldum. Daha yükseğe çıktım ve daha büyük bir makama kavuştum. Şimdi vasıtasız Allahü Teâlâ’dan Dinliyor Gibi oluyorum. Şimdiye kadar duyamadığım bir lezzet duyuyorum”
Kaynaklar
Kimyâ-yı Saâdet/İmam Gazali
0 Yorum