Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)’in kızı Hz. Fatıma annemizin çeyizini merak ediyor musunuz? Hz. Fatıma’nın, Hz. Ali ile evlendiğinde ömür boyu kullanacağı ev eşyaları arasında neler vardı? Bu çeyiz, bize önemli mesajlar veriyor.
Hz. Peygamber 400 heceri siyah dirhem olan mehri aldıktan sonra, Hz. Ebu Bekir, Selman-ı Farisi ve Bilal-i Habeşi’yi yeni ev için eşya almakla görevlendirdi.
Kaynaklar Hz. Fâtımâ’nın çeyizinin son derece sade olduğunu anlatmaktadır.
1- Yedi dirhem değerinde bir gömlek
2- Dört dirhem değerinde bir başörtüsü
3- Hayber malı siyah bir kadife
4- Üzeri kaytan türü iplerle örtülüp bağlanmış bir divan
5- Mısır keteninden mamul, birinin içi lifle, öbürünün ise yünle doldurulmuş iki döşek
6- İçleri izhirden (bir çeşit kokulu bitkiden) doldurulmuş Taif derisinden dört yastık
7- Yünden yapılmış bir örtü
8- Hecr yapımı hasır
9- Bir el değirmeni
10- Deriden yapılmış bir su kabı
11- Bakır bir çamaşır leğeni
12- Bir süt kalesi
13- Küçük su kovası
14- İçi ziftlenmiş leğen
15- Yeşil bir testi
16- Kiremitten iki bardak
17- Bir meşin minder
18- Katrani aba
19- Su kovası
Bu eşyalar, o zaman için bile oldukça sade idi. Zira bu evlilikte maddî şeyler öncelikli kılınmamış, saadetli yuvanın külfetsiz bir biçimde kurulması amaçlanmış, Sevgili Peygamberimizin, “Evliliğin en iyisi, en kolay olanıdır.”(Ebu Dâvud, Nikâh, 32, hadis no: 2117) hadisi prensipedilmiştir.
Eşyalar geldiğinde Resulüllah onlara bakarak ağlamış ve gözlerinden yaşlar dökülmüştür. Ve şöyle dua etti: “Ya Rabbi, senin sevmediğin israftan çekinen kimselere bu eşyayı hayırlı kıl.”
Zamanımızda yapılan düğünlerde o derece lüks ve israfa kaçılmaktadır ki, bir yuvayı kurmak pahasına oğlan ve kızın babaları çökmektedirler. Günümüzde nice ana-babalar, nice kız ve gençler vardır ki, çeyiz için karşı tarafı kasıp kavurur, soyup soğana çevirir; sanki huzur eşyadaymış gibi onu birtakım mobilyada, koltukta, ev eşyasında ve sandık içinde ararlar. Halbuki bunların hiçbiri huzurun tek şartı olamazlar. Mutluluk elbette eşya ile yakalanamaz.
Hz. Fatıma annemizin çeyizi bize çok şeyler anlatıyor. Özetle bize kendini tüketme, sade yaşa, mutlu ol diyor. Sizce de öyle değil mi?
0 Yorum