Bediüzzaman Said Nursi hazretleri Mektubat adlı eserinde hayatın 5 tabakadan oluştuğunu söyler ve bu tabakaların ne olduğunu açıklar. Biz de bu yazımızda Mektubat’ın ışığında bu tabakaların neler olduğundan ve özelliklerinden bahsedeceğiz. Yeni ve ilginç bilgiler öğrenmeye hazır mısınız?
1- Birinci Tabaka
Birinci tabaka, bizim yaşadığımız tabakadır. Birçok konuda sınırlıdır. Gördüğümüz, duyduğumuz, yapmaya gücümüzün yettiği her şey, imtihanın mantığına ters düşmemesi acısından sınırlıdır.
2- İkinci Tabaka
Bu tabaka Hazret-i Hızır ve İlyas’ın (aleyhisselam) hayatlarıdır. Bizim yaşamımıza göre bir derece daha serbesttir. Zaman ve mekan konusunda bizim gibi sınırlı değillerdir. Aynı anda birden fazla mekanda bulunabilirler. Yemek içmek zorunda değillerdir ama isterlerse biz gibi yiyip içebilirler. Büyük bir imana, ihlasa ve takvaya sahip evliyalar Hızır (aleyhisselam) ile görüşebilme, ondan ders alma üstünlüğüne sahiptir. Bu seviyeye Makam-ı Hızır seviyesi denir. Makam-ı Hızır seviyesine ulaşan evliya ulemanın fikrine göre Hızır’dır.
3- Üçüncü Tabaka
Hazreti İdris ve İsa’nın (aleyhisselam) hayatlarını yaşadığı tabakadır. İnsani herhangi bir şeye ihtiyaç duymazlar. Melek hayatı gibi nurani bir hayat yaşarlar. Aynadaki görüntü gibi, yıldızların dünya üzerindeki ışığı gibidir bizim dünyamızdaki bedenleri ve halleri. “Ahirzamanda Hazret-i İsa gelecek. Şeriat-ı Muhammediye ile amel edecek” hadisi Hazret-i İsa’nın (aleyhisselam) bizim tabakamıza gelip kıyamet alameti olan Deccal’i öldürüp, İslamın adaletli bir hakimi ve imamı olacağının kuvvetli bir delilidir.
4- Dördüncü Tabaka
Şehitlerin hayatıdır. Onlar, canlarını hak yola feda ettikleri için Allah (celle celaluhû) onlara Berzah’ta kedersiz, zahmetsiz bir alem yaratmıştır. “Onlar kendilerini ölmüş bilmiyorlar.. yalnız kendilerinin daha iyi bir aleme gittiğini biliyorlar.. kemal-i saadetle mütelezziz oluyorlar.. ölümdeki firak acılığını hissetmiyorlar.” (Mektubat; 1. Mektub)
Mezardaki insanların da ruhları bakidir ama onlar öldüğünün farkındadır. Bediüzzaman bu ayrımla ilgili şöyle bir örnek verir: Cennette olduğunun rüyasını gören iki insan vardır; biri rüya olduğunun farkındadır ve uyanınca aldığı lezzetin biteceğini bilir, diğeri ise rüyada olduğunu bilmez ve gerçek bir cennet lezzeti alır. İşte böyle ki rüyada olduğunu bilmeyen şehittir, bilen ise mezardakiler. Bu örnek bizim şühedanın nasıl bir yaşamı olduğunu kavramamız için yeterlidir. Bediüzzaman Said Nursi şehit olan Ubeyd isminde bir talebesini, sahih bir rüyada görür. Talebesi kendisinin ölü olmadığını söyler ve Rus istilasından kaçındığı için yerin altında bir yer yapıp orada yaşadığını anlatır. Buradan da şehitlerin tabakalarının normal bir ölüyle aynı olmadığını, aslında onların yaşadığını ama yaşam tabakasının bizden farklı olduğunun anlarız.
“Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyin. Hayır, onlar diridirler. Ancak siz bunu bilemezsiniz.” (Bakara Suresi; 154)
5- Beşinci Tabaka
Kabirdekilerin ruhlarının bulunduğu tabakadır. Allah’ın (celle celaluhû) izin verdiği ruhlar serbest dolaşabilir. İkinci ve dördüncü tabakalar zor ama beşinci tabakaya hepimizin gideceği kat’i surette kesindir.
“Her can ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz.” (Ankebût Suresi; 57)
0 Yorum