1) Aileler yeni evli gençleri, ekonomik olarak ve yaşam alanı açısından nasıl desteklemeli?
Henüz mezun olan veya halen evdeyken okurken evlenenler için ekonomik destek mühimdir. Bazı çözümler, bu süre boyunca veya en azından kendi kendilerine yetebildikleri zamana dek aylık burs desteği sağlarken kocanın uygun bir iş bulmasına yardım etme yönünde olabilir.
Yaşam alanı söz konusu olduğunda, her iki aile de bir daire kiralayarak destek olabilir yahut çiftler ailelerden birisinin yanında kalacak şekilde kendilerini ayarlayabilir.
Henüz lisede okumakta olan daha genç çiftler kendi ayakları üzerinde durabilecekleri zamana dek, ayrı olarak kendi aileleriyle kalmaya devam edebilirler.
2) Genç çiftler hemen çocuk sahibi olmaya başlamalı mıdır veya bir süre daha beklemeli midir?
Evlilik bir hayli olgunluk, bir o kadar da ebeveynlik gerektirir. Her iki taraf da kabul ettiği sürece, İslami kabul edilen bir aile olmaya başlamadan önce hala okuyor olan genç çiftler, belirlenen bir süreye kadar beklemeyi kabul etmelidir. Ebeveynliğin ciddi sorumluluğunu yüklenmeden önce, evliğin kendisine adapte olabilmeleri gerekir.
İslam’ın evli çiftleri çocuk sahibi olmaya teşvik etmesine ve deliller genç yaşta çocuk sahibi olmanın daha sağlıklı olduğunu göstermesine rağmen, ebeveynlik çoğu genç yetişkinin ciddiye almadığı büyük bir sorumluluk getiriyor. Gençlerin evliliğe balıklama atlamadan önce kendilerini evlilik konusunda eğitilmeleri gerektiği gibi, ebeveynlik ve ebeveynlikten ne beklemek gerektiği üzerine de eğitilmeliler. Ebeveynliğin ciddiyet ve sorumluluğunu tam olarak anlamaları zaruridir.
Ne yazık ki pek çok hevesli genç çift evliliğin hemen ardından çocuk sahibi oluyor ve kendilerinden beklenen öğrenme eğrisiyle başa çıkamıyor. Bilhassa kendi ilişkilerinde sorun yaşayan çiftler, çocuklarını böylesi zor bir ortama sokarak durumu daha da kötü bir hale getiriyor.
3)Genç çiftler evliliğin hemen öncesinde veya hemen sonrasında âşık olmalı mıdır? Aşkın ne olduğunu nasıl bilebilirler?
Genç evlilikler söz konusu olduğunda iki durum yaygındır. İlk senaryoda çiftler zaten tanışmış ve etkilenmişlerdir (Sıklıkla okulda veya üniversitede) ve zaten âşık olduklarına inanırlar; herhangi bir günaha düşmemek için evlenmek niyetindedirler. İkincisi ise, genç henüz kimseyle tanışmamıştır ancak iffetini korumak için evlenmek istemektedir.
İlk durum için konuyla ilgili uygulanabilir bir hadis vardır: İbni Mace naklediyor:
(1847),“Birbirlerini sevenler için nikah kadar güzel bir şey görülmemiştir”
(bu hadis Nâsırüddin El-Elbani tarafından Sahîhu Süneni İbn Mâce’de sahih olarak sınıflandırılmıştır.)
İkinci durumda, her iki taraf da, doğru tercihte bulundukları sürece (samimiyetle,anlayışla ve olgunlukla) birbirlerini günbegün tanıdıkça, aşk ve arzunun ortaya çıkacağının farkında olmalılar.
Her iki durumda da gençler aşkın gerçek manası hakkında farkındalık sahibi olmalılar. “Âşık olma” deneyimi/duygusu uzun süreli ilişkilerde (ör.evlilik) söz konusu olan aşktan çok farklı. O iç gıdıklayıcı aşk hissinin sürüp gideceğini umarak sağlıklı veya uzun süreli bir evlilik ümit edemezler. Aslında, olgunluğun, sorumluluğun ve evliliğe olan bağlılığın sınandığı bir noktadır ki, çiftler aşk duygusunun çok çabuk uçup gideceğinden emin olabilirler.
Gerçek sevgi/aşk kendisini göstermesi uzun süren bir şeydir ama bir kez yerleşti mi onu söküp atmak zordur. Gençler ilk başta hissettiklerine inandıkları “aşk” hissinin derin bir sevgiden daha çok şehvet olduğunu anlamalıdır.
4) Aileler genç yetişkinlerin evlilik için yeterli duygusal olgunluğa ulaştıklarını nasıl bilebilirler? Eğer bir aile gençlerinin evliliği kaldırabilecek kadar olgun olmadığını bildiği halde onu erken evlilik konusunda desteklerse ne olur?
Hadi gerçekçi olalım: Günümüzde ailelerin çoğu çocuklarının olgunluğu konusunda ipuçlarından yoksun. Çoğu anne çocuklarını, başka bir insanla nasıl ilgileneceğini bilen sorumluluk sahibi genç yetişkinler olarak büyütmek yerine, sanki dünya onların etrafında dönüyormuşçasına yetiştiriyor.
Eğer duygusal olgunluğa ermemiş bir genç, evlilik arayışına girer de ailesi fark ederse, ona evliliğin oyuncak olmadığını açık bir dille anlatmalıdır. Evliliğin sorumlulukları, mükellefiyetleri vardır. Bunlar sadece kendileri için değil, evlenecek diğer kişi için de geçerlidir. Bir kez nikâh kıyıldıktan sonra, ertesi gün öylece karar verip bekârlığı, sorumlulukların olmadığı bir hayatı tercih edemezsiniz.
Eğer gençler evlilik konusunda diretiyor ve hala pek çok sorumsuzluk örneği sergiliyorsa, öğrenecekleri daha ne kadar şey olduğunu göstermek yoluyla onları test edin. Evlilikte neyin beklediğine dair sınav olarak onlara ciddi sorumluluklar verin. Mesela, bir iş bulup idame ettirmek, yaşlı dede ve nine ile ilgilenmek, evi idare etmeyi öğrenmek, davranışlarının duygusal sonuçlarıyla yüzleştirilmek, vb.
5) Erken yaşta evlenmek Batı’da mı yoksa Müslüman ülkelerde mi daha kolay?
Genç evlilikler Müslümanlar için Batı’da olduğu kadar Müslüman ülkelerde de, kanuni ve toplumsal noktalardan zordur.
Batı ülkeleri, evlilik ile veya evlilik dışı ebeveynlik için bir yasal yaş sınırına sahiptirler. Bir çok durumda bu yasal yaş her iki cinsiyet için de 16’dır.
Toplumsal olarak genç evlilikler ebeveynler ve akranlar tarafından, gençlerin kaldıramayacağı büyük bir sorumluluk olarak görülerek caydırılır. Toplum onları böylesi bir sorumluluğa uygun görmez. Güçlü bir destek yapısı olmadan, gençler için yalnız evlenmek değil, evliliği yüzleşecekleri kaçınılmaz engeller karşısında ayakta tutmaları da oldukça zordur.
Pek çok ülke yasal evlilik yaşını 18’e çıkarma savaşı verirken Müslüman memleketler bu konuda biraz daha rahattır. Müslüman memleketlerde gençler için erken yaşta evlenmek, toplumun ve ailelerin desteğini almak hala biraz daha kolaydır.
Ne yazık ki, medya sadece gençlerin (özellikle genç kadınların) erken yaşta evlilikten çıkar sağladığı veya haklarının suistimal edildiği olumsuz durumları rapor etmektedir.
Evlenmek isteyen gençlerin karşılaşacağı temel sorunlar toplumsal engellerdir. Mehir olarak çok yüksek meblağların talep edilmesi gibi. Dahası çoğu genç (özellikle erkekler) duygusal olgunluğa erişecek şekilde büyütülmüyor. Bu sebeple erken yaşta evlenen gençler bile problem çözmeyi, anlaşmazlıklarla başa çıkmayı, taviz vermeyi ve şefkat göstermeyi bilmediği için pek çok zorlukla yüzleşirler.
Genç yaşta evlilik gözden geçirilmesi gereken bir sünnettir ki, günümüzde Batı’da ve Müslüman memleketlerde yer almaya başlayan toplumsal hastalıklarla mücadele eder. Günümüzde, yaygınlaşan cinselliğe dayalı küresel kültür, Müslüman gençlerin uygunsuz görüntülere daha fazla maruz kalmasına yol açıyor ve bu da fiziksel arzuların ateşlenmesi anlamına geliyor. Ne yazık ki, duygusal ve zihinsel olgunluk aynı derece düşünülmüyor ve teşvik edilmiyor. Bu durum Müslüman aileleri ve gençleri mücadele edilmesi gereken ciddi bir bela ile baş başa bırakıyor.
Erken evlenmek isteyen Müslüman gençlerin doğru hareket edebilmesi için İslami evliliği bütüncül anlayabilecek gayreti göstermesi zarurîdir. Onlar ve aileleri, duygusal olgunluk, uzun soluklu bir ilişki için gerekli birikim kadar evliliğin getirdiği İslami sorumlulukların da farkında olmalılar. Erken evlenmek isteyen Müslüman gençler, toplumsal baskı, ekonomik zorluklar ve kişisel gelişim sancıları gibi pek çok meydan okuma ve imtihanlarla yüzleşecektir.
Ayrıca, genç yaşta evliliğin herkes için uygun olmadığı ve toplumun problemlerini örtecek bir battaniye olarak düşünülmemesi gerektiği bilinmelidir. Her ne kadar genç Müslümanlara evliliği şiddetle tavsiye ediyor olsak da, dikkatli hareket edilmelidir.
Son olarak, her başarının Allah’ın (c.c.) takdiri olduğu hatırlanmalıdır. Namazlarda tövbe ve niyaz ile O’na yönelmeli, dünyada ve ahirette sizin için en hayırlısına yöneltmesi için O’na güvenmelisiniz. Sadece tam bir tevvekkül ile bir tek ona yönelen Müslüman gençler, inşaAllah, ahirette yüzünü güldürecek başarılı bir evliliğe sahip olacaktır.
Bütün genç Müslümanların Allah rızası için haramdan uzak durmaları, helale yönelmeleri, kendilerinde aşkı, sükûneti ve cennete giden yolda arkadaşlığını bulacakları eşlere sahip olmaları için Allah’tan (c.c.) niyaz ederiz.
Kaynak: muslimmarriageguide.com sitesinden alınarak Suffagâh ekibi tarafından suffagâh.com için Türkçeye çevrilmiştir.
0 Yorum