Günlük hayatta pek çok gıda tüketiyoruz. Haliyle bunların birçoğunda “katkı maddesi” dediğimiz maddeler bulunuyor. İsterseniz, önce “katkı maddesi ne demek” sualiyle başlayalım:
Katkı maddesi nedir?
Katkı maddesi kısaca gıdanın tat, koku, görünüş, yapı ve diğer niteliklerini korumak, düzeltmek veya istenmeyen değişikliklere engel olmak gibi amaçlarla kullanılan maddelerdir. Genelde E kodlarıyla gösterilir. ‘E’ european (Avrupa) kelimesini temsil eder. Günümüzde E kodunun yerine katkı maddesinin ismi de yazılmaktadır.
Peki, bu katkı maddelerinin hepsi zararlı mı?
Genellikle öyle maalesef. Verdiği zararlar bakımından sınıflara ayrılır. Biz kesinlikle kaçınılması gerekenlerden bahsedeceğiz inşallah.
1. Yapay Tatlandırıcılar
En yaygın kullanılan yapay tatlandırıcılar:
E-950 Akesülfam K,
E-951 Aspartam,
E-954 Sakarin
Bugün pek çok gıda ve ilaçta şekerin yerine kullanılıyor.
E951 Aspartam aslında ilk başta böcek öldürücü olarak imal edilmiştir. Baş ağrısı, baş dönmesi, unutkanlık, parkinson, depresyon, şişmanlık, görme ve işitme kaybı gibi pek çok yan etkisi olup aynı zamanda beynin işleyiş sürecini yavaşlatarak kanseri tetikler.
E954 Sakarin ise bir petrol türevi olan toluen’den elde edilir. Kanserojendir. 1977’de ABD’de yasaklanmıştır.
The Center for Science in the Public Interest (CSPI) bu üç maddeyi (akesülfam k, aspartam, sakarin) en kötü 10 katkı maddesi listesine dahil etmiş olup üçünün de hayvanlarda kansere sebep olduğu tespit edilmiştir.
2. E-621 Mono Sodyum Glutamat (MSG)
Lezzet arttırıcıdır. Tatlı, tuzlu farketmeksizin içerisine konulan her yiyeceğin tadının beyin tarafından güzel algılanmasını sağlıyor. Yani neye konsa tadı güzelmiş gibi geliyor.
Sinir sistemini tahrip ederek Alzheimer, parkinson, epilepsi, retina hasarı, büyüme hormonunun baskılanması, şeker hastalığı, obezite, böbrek ve karaciğer hasarı gibi pek çok menfi (olumsuz) tesirlere sebep olur.
Genelde cips, hazır çorba, bulyon ve soslarda kullanılır. Uzak doğu mutfağında (bilhassa Çin’de ve Japonya’da) kullanımı yaygındır.
3- Sülfitler (E220'den E228'e kadar)
Koruyuculardır. En yaygın kullanılanları E220 Kükürt dioksit (diğer adıyla Sülfür dioksit) ve E223 Sodyum Metabisülfit’tir.
Kükürdün yakılmasıyla elde edilir. Baş ağrısı (migren), astım, alerjik reaksiyonlar ve mide bulantısına sebep olabilir. B vitamininin hazmını zorlaştırabilir. Genelde bisküvi, sirke, kuru kayısı gibi kurutulmuş meyvelerde kullanılır.
4- Nitritler (E249'dan E252'ye kadar)
Nitritler de koruyucudur. En yaygın kullanılanları E250 Sodyum Nitrit ve E251 Sodyum Nitrat’tır. Genelde salam, sosis gibi et ürünlerinde kullanılır.
Hiperaktiviteye sebep olduğundan Hyperactive Childrens Support Group (HACSG) [Hiperaktif Çocukları Destekleme Grubu] sakınılmasını tavsiye ediyor. Potansiyel kanserojen olup nefes daralması, baş dönmesi, baş ağrısı gibi rahatsızlıklara sebep olur. Bebek ve küçük çocukların gıdalarında kullanılması kesinlikle yasaktır.
5- Benzoatlar (E210'dan E219'a kadar)
Koruyuculardır. En yaygın kullanılanı E-211 Sodyum Benzoat‘tır. Pek çok gıda ve içecekte koruyucu olarak kullanılır. Kanserojendir. Alerjiye sebep olabilir. Son araştırmalarda DNA’yı tahrip ettiği tespit edilmiştir.
6- Yapay Renklendiriciler
Günlük hayatta sık karşılaştığımız bazı yapay renklendiriciler:
E102 (CI 19140) Tartrazin,
E104 (CI 47005) Kinolin Sarısı,
E110 (CI 15985) Günbatımı Sarısı FCF (diğer adları: Sunset Yellow FCF, Orange Yellow FCF),
E122 (CI 14720) Azorubin (diğer adları: carmoisine, karmosin)
E124 (CI 16255) Ponso 4R (diğer adı: Ponceau 4R),
E129 (CI 16035) Allura Kırmızısı AC (diğer adı: Allura Red AC),
E131 (CI 42051) Patent Mavi V (diğer adı: Patent Blue V),
E133 (CI 42090) Parlak Mavi FCF (diğer adı: Brilliant Blue FCF),
E150 Karamel ve türevleri,
E171 (CI 77891) Titanyum Dioksit,
E173 Alüminyum
Yapay renklendiricilerin pek çok yan etkisi mevcuttur. Mesela E102 Tartrazin (renk kodu 19140) tiroid tümörü, kromozom hasarı, alerjik reaksiyonlara sebep olabilir. Benzoatlarla birleştiklerinde çocuklarda hiperaktiviteye (ADHD sendromuna) başlıca sebep oluşturur. Ayrıca çocuklarda zeka (IQ) gerilemesine de yol açabilir. FSA (Birleşik Krallık Gıda Standartları Ajansı) yasaklanması öneriyor. Norveç’te yasaklanmıştır.
Yapay renklendiricilerin birçoğu yukarıdaki gibi ciddi sorunlara yol açar. Bunun yanında pek çok ülkede kullanımı yasaktır. Konunun uzamaması için sadece bu örneği veriyorum. Diğerleri de bundan çok farklı değil ayrıca.
Yapay renklendiriciler hakkında temas etmek istediğimiz bir diğer husus ise bu renklendiricilerin genellikle çocukların yediği şekerlemelerde yaygın olarak kullanılmasıdır. Çocuğunuza rengarenk şekerler alarak onu zehirlemek yerine; güvendiğiniz bir yerden doğal meyve almanızı, çocuğunuzu küçük yaşlardayken bu zehirlere maruz bırakmamanızı tavsiye ediyoruz.
Yapay renklendiricilerin yanında böcek ve bitlerden elde edilen renklendiriciler de var: E120 Karmin ve E904 Şellak. Karmin kırmızılaştırıcı özelliğinden yararlanılarak et ürünlerinde ve pek çok üründe kullanılmakta. Şellak ise parlatıcıdır. Mesela draje çikolataların dışının parlatılmasında kullanılarak ürünün dışardan güzel gözükmesini sağlar. Yan etkilerinin olmasının yanında tüketimleri dinen mahzurludur, sakıncalıdır.
7- E320 Butilli Hidroksi Anisol (BHA) ve E321 Butilli Hidroksi Toluen (BHT)
Petrol kökenli, sentetik antioksidanlardır. Sakızlarda, yağ ve margarin gibi yağlı ürünlerde kullanılır.
Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı (IARC) insanlar için kanserojen olarak işaretlemiştir. Beynin sinir ağını etkileyip davranış değişiklerine yol açtığı yönünde malumatlar mevcuttur. Bunun yanı sıra pek çok yan etkisi vardır. Japonya’da yasaktır.
8- Hidrojene-Hidrojenize Bitkisel Yağ (Margarin)
Margarinin lüks ve modern ismidir. Genelde gıdaların içindekiler kısmına “margarin” şeklinde değil, “hidrojenize bitkisel yağ” diye yazılır. Trans yağ içermez, denilse de içerdiği görülmüştür. Kalp krizi, kalp rahatsızlığı ve felç riskini ciddi nisbette artırır. Bununla beraber pek çok ciddi yan etkisi mevcuttur. Çikolata, kek, bisküvi, çörek gibi ürünlerde kullanımı yaygındır. Günümüzde margarin üreticilerinin Yahudi güdümünde olduğu bilinmektedir.
9- Karagenan (Carrageenan)
Kıvam artırıcıdır. Meyveli yoğurtlarda, kakaolu sütlerde, dondurmalarda ve pek çok üründe kullanılır. Büyüme sorunlarına ve kalın bağırsak ülserine sebep olabilir. Alerjilere yol açabilir. Bağışıklık sistemini zayıflatabilir. Son zamanlardaki araştırmalarda kanserojen urların oluşmasına sebep olduğu tespit edilmiştir.
10- Sorbatlar (E200'den E203'e kadar)
Koruyucudurlar. En yaygın kullanılanı E202 Potasyum Sorbat‘tır. Zararsız olduğu sanılsa da pek çok ciddi neticelere varan yan etkileri mevcuttur.
Kaynaklar
?Kural Dışı dergisinde Nil Gün’ün “Gıdalarda en zararlı 10 katkı maddesi” yazısı (Not: Yazıda -yanlışlıkla olsa gerek- sülfitler kısmına nitritler hakkında bilgi yazılmış.),
?Kemal Özer’in “Yediklerinizin İçinde Ne Var”
?GİMDES (gimdes.org yazıları ve gidaraporu.com’daki katkı maddeleri listesi),
?Türk Gıda Kodeksi, Katkı Maddesi Tanımı
?Nurullah Mısıroğlu’nun Domuz ve Emülgatör Gerçeği kitabının web sayfası e-numaralari.com
Kurutulmuş kayısıların sarıları kükürtlü olanlardır. Siyahları doğaldır. Akmşamdan odada az bir kükürt yakılır. Sabah kayısılar çıkarılır. Ha ne kadar zararlıdır bilmiyorum. Çok da yemişimdir. Tabii doğalı en iyisi yine de.
Güneşte kurutulmuş kayısıyı “gün kurusu” şeklinde isimlendiriyorlar. Bu uygulanan yöntem doğaldır. Ancak kükürtlü olanların (telif haklarını ihlal etmemek için) daha buraya yazamadığım birçok ciddi zararları mevcuttur.
Hayırlı günler efendim…
Gün kurusu candır ?
Çok faydalı oldu . Allah razı olsun