Altyazı:
Bu sefer bir bey yanıma geldi ve dedi ki: ‘Biliyor musun bugün hutbede söylediklerin beni gerçekten can evimden vurdu.’
Beni kişisel olarak etkiledi
Bilirsiniz bazen birine ihtiyaç duyarsınız, gözlerinin içine bakarsınız
Gözleri ve yüzleri size anlatacak bir hikayeleri olduğunu söyler
Gözleri sizlere bir hikaye anlatacaklarını gösterir
Bu beyin de yüzünde böyle bir bakış vardı
Dedim ki: ‘Eğer senin için sorun değilse seninle oturabilir miyim, bana seni nasıl etkilediğini anlatırsın.’
Dedi ki: ‘Evet, tabi, sorun değil.’
Benimle birlikte oturdu ve bana dedi ki:
Bugün neredeyse bir senedir ilk kez namaz kıldım
Dedim ki: ‘Gerçekten mi? SubhanAllah.’
Dedi ki:’İslam’ı bir sene önce kabul etmiş falan değilim, hayır, hayır.’
Çok dindar bir ailede yetiştim, namaz kılıyordum
Cami ve namazın olduğu bir yerde yetiştim, ama bir senedir namaz kılmıyordum
Bugün ilk kez namaz kıldım
‘Ne oldu?’ dedim
Bir sene önce hayatımda her şey iyiydi
Bilirsiniz, muradıma ermiştim
Her şey yolundaydı
Tıp ihtisasımı tamamlamak üzereydim, liniklerden, doktorlardan, medikal gruplardan teklifler alıyordum
Küçük bir apartmanda yaşıyorduk, külüstür bir arabam vardı, genç bir hanımım ve iki çocuğum vardı
Gerçek bir iş bulmak üzereydim
Çok para kazanacaktım, yeni bir ev alacaktık, güzel komşularımız olacaktı
Çocuklar için güzel bir okul olacaktı, küçük bir minibüs alacaktık, maşaAllah her şey iyiydi
Harikaydı, her şey yolundaydı, iki güzel sağlıklı çocuğum vardı
Hanımımı seviyordum, hanımım beni seviyordu, her şey müthişti
Bir akşam üzeri eve biraz erken geldim, eve girdim ‘Selam’ dedim, kimseyi duyamadım
Fakat o vakit genellikle hanımımın çocukları uyuttuğu bir vakitti, kendisi de biraz uzanırdı
Ben de uyusunlar, rahatsız etmeyeyim diye düşündüm; bir şeyler yemeye ve okumaya başladım
Bir süre sonra odadan bazı patırtılar duydum
Bilirsiniz, çocuklar uyandığında biraz mızmız olur ve odadan patırtılar duyarsınız
Çocukların mızmızlanmaya başladığını duydum
Odanın yolunu tuttum, kapıyı açtım, çocuklar yatağın üzerinde oturmuşlar, mızmızlanıyorlardı, biri ağlıyordu
Eşim ise hala yatıyordu orada
Bir doktor olarak gittim ve kontrol ettim, bir süre önce ölmüştü
Uykusunda vefat etmişti
O esnada hayatım karardı
Hayatım karardı…
Ve dedi ki: ‘İki hafta boyunca odamın sınırlarından dışarı çıkmadım.’
Karanlıkta, yalnız, tek başıma oturdum
İki hafta boyunca…
İki hafta boyunca kendi çocuklarımı bile elime almadım
Annem, erkek kardeşim, herkes çocuklarıma bakıyordu
Sersemlemiştim, hiçbir şeyin bir anlamı yoktu, nerede olduğumu bile bilmiyordum
Ve dedi ki: ‘Yavaş yavaş iyileşmeye, bu trajediden kurtulmaya başladım.’
Fakat dedi ki: ‘Ruhsal olarak hala çökmüş, kırılmıştım’
Erkek kardeşim oldukça dindardır, ibadetlerini sürekli yapar, o dedi ki:
Tüm bu zaman boyunca benim için oradaydı
Bana dedi ki, ‘Namaz kılmaya ihtiyacın var’
Allah ile konuşmalısın
Böylece yaran iyileşir, Allah ile konuştuğunda kalbindeki yara kapanır
İhtiyacın var kardeşim ihtiyacın var
Ve o yavaş yavaş, yumuşak bir şekilde benimle konuşuyordu
Beni fazla zora sokmadan, çünkü ne geçirdiğimi biliyordu
Sonunda bugün uyandık ve bana dedi ki: ‘Benimle camiye geliyorsun’
Gelmeli ve biraz Kur’an dinlemelisin, hutbe dinlemelisin, dini bir konuşma..
Ve cemaatle namaz kılarsın, daha iyi hissedersin
Dedi ki: ‘Bismillah dedim ve onunla gittim. Siz Peygamber Efendimiz (s.a.v) hakkında konuştuğunuzda…
Onun neler geçirdiğini, hanımını kaybetmesini, çocuklarının annelerini kaybetmelerini…
Bu benim problemimi çözmüştü
Çünkü şimdi fark ediyorum ki ben yalnız değilim
Yalnız değilim
Hz. Peygamber (s.a.v) benim yaşadıklarımın aynısını yaşadı…
O (s.a.v) benim acımı biliyordu…
Eğer O (s.a.v) ertesi gün uyanabildiyse, dışarı çıkıp yapması gerekenleri yapabildiyse ben de yapabilirdim
Ve ben iyi olacağım inşaAllah
Size bu hikayeyi anlatmamdaki sebep; o an benim için bir ampulun yanması gibiydi
Bazen Hz. Peygamber’in (s.a.v) yaşamı hakkında bir şeyler bilirsiniz
Ya da Kur’an’dan bir ayet
Ve biriyle karşılaşıp onun böyle bir tecrübesi olduğunu duyduğunuzda…
Bir ton tuğla çarpmış gibi oluyorsunuz
Ve bana olan da buydu…
SubhanAllah o görüşmenin ardından iki sene geçti
Ve bir zaman sonra, bilirsiniz…
Zaman geçer ve o konuşmanın etkisini kaybedersiniz
Sonra Allah size başka bir hatırlatıcı gönderir
Bir ay kadar önce bir toplulukta aynı konuşmayı yapıyordum
Konuşma bitince bir kardeş bana doğru yürüdü
Ve bu kardeş dedi ki: ‘Biliyor musunuz az önce anlattığınız olayın aynısı 5 sene önce bana oldu.’
Benim küçük çocuklarım yoktu iki oğlum vardı 10 ve 12 yaşlarında
Ama aynı şey, odalarında video oyunu oynuyorlardı
Ben de işten gelmiştim ‘Selam, selam, selam’ dedim, hiçbir şey duyamadım
İsimleriyle çağırıyordum, hiçbir şey duyamıyordum
Yatak odasına gittim ve eşim yerdeydi, kontrol ettiğimde bir süre önce vefat etmişti…
Ölmüştü…
Ve dedi ki: ‘Beş yıl sonra, şimdi oğullarım 15 ve 17 yaşındalar
Ben şimdi karşınızda durup diyebilirim ki ben ve oğullarım daha yeni toparlanmaya başlıyoruz
Hayatımızdaki en önemli insanı kaybetmiş olarak…
Size bunu söylememdeki sebep; Peygamberimiz (s.a.v) hakkında düşünmenizi istiyorum
Hanımını kaybetti, çocukları annelerini kaybetti, her şeyden önemlisi ailesi olan birini kaybetti
Fakat Hz. Peygamber’in (s.a.v) bir işi vardı, değil mi?
Ve insanoğlunun sahip olabileceği en zor işti… ‘Hakikat mesajını tüm insanlığa iletmek’
Hz. Peygamber (s.a.v) ertesi gün nasıl kalkıp yapması gerekeni yapabildi?
Dışarı çıkmaya, bu mesajı öğretmeye, vaaz vermeye devam etmek…
Çünkü Allah (subhanahu ve teala) O’na (s.a.v) bir çıkış yolu gösterdi
Allah, O’na kaynak verdi; Allah ona yaralarını iyileştirdiği bir şey verdi
Kendine tekrar enerji verecek, ruhunu canlandıracağı bir şey
Peki bu neydi?
İşte bu bizim ‘namaz’ dediğimiz şeydi…
Allah (subhanahu ve teala), hayatının o anında İsra ve’l-Mirac dediğimiz yolculuğa çıkardı
Gece yolculuğu… Göklerin üzerine yükselme…
Ve orada Allah (subhanahu ve teala) bir hediye olarak günlük 5 vakit namazı verdi
Günlük 5 vakit namaz…
Ve bu 5 vakit namaz Hz. Peygamber’e (s.a.v) enerji veren şeydi
Bu, geçirdiği ve daha sonra gelecek tüm sıkıntı ve zorluklara rağmen çalışmasına izin verecek şeydi…
0 Yorum