Başlığı gördüğünde içinden buna siz mi karar vereceksiniz diyenler olabilir, elbette hayır, yazıyı okuduktan sonra buna kendi VİCDANINIZ karar verecek.
Allah’ın inayetiyle bir şekilde kapandınız elhamdülillah ve Allah size başınızda O’nun ayetlerinden bir ayet taşıma şerefine ulaştırdı. Mükafatını verecek olan da O’dur. Peki, şöyle bir dönüp baktığınızda siz olsanız sizin tesettürünüzün bu mükâfatı hak ettiğini düşünüyor musunuz? Gerçekten Allah’ın istediği ayeti mi taşıyorsunuz yoksa moda ve şeytan ikilisinin ortak çalışması olan modern tesettür dalgasına mı kapılıyorsunuz? “Banane, kapattım mı kapattım ne kurcalıyorsunuz?” da diyebilirsiniz. O zaman Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) yanınıza gelseydi, hiçbir yerinizi düzeltmeden durabilir miydiniz? Bu soruya vicdanımızın vereceği cevap kısa yoldan doğru bir tesettüre sahip olup olmadığımızı anlamamızı sağlayacaktır.
Etrafımızda bizi açıklığa meylettiren bunca etken varken kapanmış olmak elbette kolay değil bunu biliyoruz. Bunu bir amaç için yapıyorsak eğer, o amaç da Rabbimiz’in rızasını kazanmaksa (şeytan bunu unutturmaya çalışıyor) neden en güzel şekliyle yapıp O’nu memnun etmeyelim? “Ama ben zaten yapıyorum elimden geleni” diyorsanız gerçek bir başörtülü müsünüz yalnızca başı örtülü müsünüz karar verin.
1.Başörtülünün Kıyafeti – Yalnızca Başı örtülünün Kıyafeti
Başörtülü bir kız, uzaktan bir erkek ona baktığında bir daha bakmasını gerektirecek kadar çekici giyinmeyen kızdır. Kıyafetlerinin bol ve her yerini örtmesine dikkat eder. Rahatlığını kendisini erkeğe benzetecek kıyafetlerle sağlamaya çalışmaz. Uzun bir pardesü giymişse tam ortadan belinin inceliğini ortaya çıkaracak bir kemer takmaz!
Yalnızca başı örtülü ise tıpkı açık bir kız gibi kıyafetlerini kombin yapma yarışına girer. Toplum içinde “ben buradayım” diye bağıran şallar kullanmaktan çekinmez. Kurtarıcısı (!) olan dar pantolon ve tuniklerin Kıyamet günü neyi olacağını düşünmez. Bir beden büyük ve hatlarını belli etmeyen kıyafetler seçmesi istendiğinde “babaanne” gibi olacağını ve yakışmayacağını düşünür. Ancak tesettürü kendisine değil, kendisini tesettüre yakıştırmaya başladığında herşey çözülecektir.
*Müslüman hanım elbette güzel giyinmelidir ancak bunu herkes görmemelidir, dış kıyafetinin altından istediği gibi süslenebilir.
2.Başörtülü Topuz Yapmaz- Yalnızca Başı örtülü Topuzsuz Yapamaz
Başörtülü kız, tesettürü sağlaması için, güzelliğini kapatması için örttüğü başının arkasına bir baş daha koyarak güzel görünmeye çalışmaz. Topuz yapmadığında başörtünün güzel durmadığını, böylece onu kimsenin beğenmeyeceğini ve evlenemeyeceğini düşünmez. Çünkü bilir ki, onu hak edecek gerçek bir eş adayı, cennetin kokusundan uzak olan bir kadını değil, Allah’ın rızasını arayan bir kadına yönelir.
“Ateş ehlinden iki sınıf vardır, henüz onları görmedim: Yanlarında sığır kuyruğu gibi birşeyler taşıyıp onu insanlara vuran insanlar; giyinmiş, çıplak kadınlar ki bunlar Allah’a taatten dışarı çıkmışlardır. Bunlar, başkalarını da baştan çıkarırlar. Başları deve hörgücü gibidir. Bu kadınlar cennete girmek şöyle dursun, kokusunu dahi almazlar. Halbuki onun kokusu şu şu kadar uzak mesafeden duyulur.”
[Müslim, Cennet 53, (2857), 52, (2128).]
Yalnızca başı örtülü kız, defalarca duymasına rağmen topuz yapmaya devam etmekten çekinmez, hatta böyle bir hadis olduğunu duyduğunda ise “Keşke duymasaydım” diye düşünecek kadar zor gelir nefsine topuzu bırakmak.
Ancak hadise baktığımızda karşımıza tüyler ürperten bir tablo çıktığını görürüz. Hadiste belirtilen kadınların özellikleri:
- Ateş ehli
- Giyinmiş çıplak
- Allah’a taatten dışarı çıkmış
- Başları deve hörgücü gibi
- Cennetin kokusunu dahi alamayacaklar
Yalnızca başı örtülü kız kendisine, hangi dünyalığın, hangi üç kuruşluk dünya zevkinin Kâinatın Efendisi’nin ağzından çıkan bu sözlerin muhatabı olmaya değeceğini sormaz.
“Müttaki kadınlar, sabreden kadınlar, infak eden kadınlar, iffetli kadınlar, temiz kadınlar” gibi sıfatlara layık olmak için çalışması gerekirken “Cennetin kokusunu dahi alamayacak” bir seviyeye düşürür kendisini. Bir bez parçası için, bir kabarıklık için..
3.Başörtülü Makyaj Yapmaz- Yalnızca Başı örtülü Makyajsız Çıkmaz
“Makyajla namaz kılınabilir mi?” sorusunun Müslüman hanımlar arasında popüler hale geldiği bir dönemde yaşıyoruz. Su geçirmeyen makyaj malzemeleri aranıyor, neden? Kızımız tesettürlü diye makyaj yapmasın mı? Makyaj yapıyor diye namaz kılmasın mı? Elbette kılmalı bu işin farklı bir boyutu ancak, dibi delinmiş bir çuvalla ne kadar malzeme taşıyabilirsiniz? Yalnızca başı örtülü kızlarımız dışarı kalem kullanmadan çıkamaz hale geldiler, kalem fondöten ve rimel zaten her günkü sürülenler, makyajdan dahi sayılmıyor (!)
Başörtülü, gerçek tesettüre riâyet eden bir hanım, Allah’ın verdiği güzellik ile mutludur, dışarı çıkarken kimse onu beğenmeyecek, insanlar hasta zannedecek diyerek komplekslere kapılmaz.
Yalnızca başı örtülü bir kız ise, baştan aşağı örtünmüşse dahi bütün dikkatleri ufak hamlelerle daha da belirginleştirdiği boyalı yüzüne çeker. Ancak unutmamalıdır ki o ufak hamleler onu ufak ufak Allah’tan uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramaz!
4.Başörtülü Parfüm Sıkmaz- Yalnızca Başı Örtülünün Parfümü Eksik Olmaz
Başörtülü kız dışarıya çıkarken parfüm gibi erkeklerin dikkatini çekecek bir kokuyu üzerine sürmekten hayâ eder. Üzerinde parfüm olmadığı için kendisini terli veya pis kokulu hissetmez. Kendisi beş vakit abdestini alan ve temizliğine dikkat eden bir kızdır, bu yüzden dışarı çıkarken bir de parfüm sıkmanın tek gerekçesi olarak dikkatleri üzerine çekmek ve insanlar tarafından “Bu güzel koku da nereden geliyor?” diyerek farkedilmeye ihtiyaç duymaz.
Yalnızca başı örtülü bir kız ise alışılagelmiş bir takıntı olarak dışarı çıkmadan üzerine birkaç fıs parfüm sıkmayı ihmal etmez. Amaç nedir? Sorsanız, “Güzel kokmakta ne var? Ter mi kokalım yani?” şeklinde cevaplar verir. Güzel kokmakta hiçbir sıkıntı yok, ancak evinizin ve mahremlerinizin çevresinde. Hatta eşiniz için istediğiniz kadar güzel kokabilirsiniz, ancak bakın bu dışarda başka erkeklerin içinde yapıldığında durum ne oluyor? Cevabı Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem vermiş:
“Her göz yabancı bir kadına bakarak göz zinası işlemiştir. Bir kadın da güzel kokular sürünerek erkeklerin yanından geçerse o da aynen bakan erkekler gibi zina etmiş gibidir.” (Tirmizî, Edeb, 35;)
“Kendisine buhur değen kadın sakın bizimle yatsı namasına katılmasın.” Müslim, Salat 143,
Lütfen bu sözlerin Peygamberimiz aleyhisselatu vesselam tarafından bizzat size doğru söylendiğini düşünün. Şöyle ki: “Üzerine koku sürdüysen sakın bizimle yatsı namazına katılma!”
Bu ikazı O’ndan (sallallahu aleyhi ve sellem) yüz yüze duymakla asırlar sonra karşımıza çıkması arasında büyük bir fark görüyorsak nerede kaldı bizim imanımız? Ancak şimdi okudunuz ve fark ettiniz. Artık her dışarı çıkarken parfüm sıkışınızda üzerinize bir kat daha vebal binecektir.
5.Başörtülünün Bilekleri ve Boynu da Örtülüdür- Yalnızca Başı Örtülünün Bilek ve Boynu Herkese Helaldir (!)
Başörtülü bir kız için ha kıyafeti yırtılmış ha bileklerinden iki cm dahi olsa teni gözükmüş hiç farklı değildir. Çünkü bilir ki, Allah ondan kapanmasını istediyse bunu en doğru şekilde yerine getirmelidir, şuradan iki cm buradan beş cm diyerek tesettüründen taviz vermez.
Yalnızca başı örtülü bir kız ise, abdest almak için şadırvana yönelen erkekler gibi kollarını dirseğe kadar açmaktan çekinmez. Çünkü sıcaklamıştır, uzun kolla rahat edemiyordur, daralmıştır (!) Veya, yanındaki erkek mahrem mi namahrem mi umursamadan başörtüsünü arkaya doğru atabilir, yalnızca reflekstir bu çünkü. Nedense bütün vücudunu örtebilecek uzunlukta taktığı şalından da boynunun gözükmesine engel olamaz!
- Başörtülü Kızın Sonu
Binbir meşakkate, onu açıklığa sevk eden türlü fitneye rağmen başörtüsüyle, Rabbinin ondan istediği tesettürüyle hayatına devam eder. İnsanların “Hep böyle giyinmekten sıkılmıyor musun?” sözlerini duymak daha çok hoşuna gider, çünkü o, Rabbinin huzuruna çıktığında “Sen her şeye rağmen o kıyafetleri giymekten sıkılmadın, Ben de senden razıyım.” demesini bekleyerek gönlü hoş, huzur içinde yaşamaktadır.
Yalnızca Başı Örtülü Kızın Sonu:
Bu yazıyı okuyan ve yalnızca başı örtülü kızın yaptıklarının bir kısmını da kendisi yapmakta olduğunu fark eden kız, artık buna bir son vermesi gerektiğini, Allah’ın bu yazıyı karşısına çıkarmasını bir işaret olduğunu anlar. Çünkü öğrenmiştir ki,
“Kim Allahu Teâlâ’yı razı etmek için insanları gücendirirse, Allahu Teâlâ ondan razı olur. Aynı şekilde O’nu razı etmek için kimleri gücendirdiyse, Allah onları da razı olup memnun eder. Hatta gücendirdiği kimselerin gözünde o kimseyi iyi bir insan kılar. Onun söz ve davranışını o kimselerin gözünde güzelleştirir.”
Taberâni, Mecma’uz Zevâıd
İnsanları memnun ederek eline hiçbir şey geçmediğini birçok tecrübe ile öğrenmiştir ve artık Rabbinin memnuniyetinin her şeyden daha önemli olduğunun farkına varmıştır. Hemen gider, geniş ve bol bir ferace alır (veya bu şartları sağlayan başka bir kıyafet), cennetin kokusunu dahi almasını engelleyen topuz tokasını bir kenara atarak cennete bir adım daha yaklaşır. Makyaj malzemelerini ve parfümünü, onu çekici hale getirecek her türlü ziyneti yalnızca bayanların ve mahremlerinin arasında kullanacağına karar verir. Namahremlerin bulunduğu hiçbir yerde bileklerini kıvırmamaya dikkat ederek, başörtüsünün veya şalının saçlarını, boynunu düzgün bir şekilde kapattığından emin olarak dışarı çıkar. Çünkü artık Allah için bir şey yapıyorsa, bunu tam ve düzgün yapması gerektiğini öğrenmiştir. Bütün güzelliğini ve süsünü eşi için saklamaya başladığında Allah da eşinin onda gördüğü güzelliği kat kat arttıracaktır. Nihayetinde ise diğer başörtülü kızların arasına katılarak Cennette Hz Aişe, Hz Fatıma ile buluşmayı beklemektedir..
yazı genel olarak doğru yönde yazılmışsa da Peygamberimize ait olduğu ağır şüpheli sözlerin Peygamberimizin ağzından çıkmış gibi söylenmesine gönlüm razı olmadığı için bu yazıyı yazıyorum….Yoksa elbette tesettür….ama Kuran-ı Kerim ilminden ve Allah’ın net ayetlerinden değilde tesettürü sadece hadisçilerin ( ki çoğu zandan ibaret ) sözlerinden nakledilmesi hoş olmamış…..Ayrıca tesettürü sadece bedeni anlayıp, ahlakından bahsetmemek, tesettüre uymayan denince sadece kadınların anlaşılması İslamın vermek istediği ahlak anlayışının bu yazı da eksik kalmasına neden olmuş….1985 yılında Türban takan kardeşimize zorla başını açtırmaya çalışan Ünv. hocasına gerekli dersi veren inançlı bir kardeşiniz olarak yazıyorum…..
@recep özkan; eleştirilerin güzel fakat bir okur olarak ben cevap vereyim.
birincisi bu yazı örtünmenin fiziksel şeklinden bahseden bir yazı. ahlaki yönden örtünmeye pek değinilmemiş. doğrudur. her yazı bütünü kapsayacak şekilde kapsamlı yazılmaya çalışılırsa örtünme için 400 sahifelik bir kitap bile yetersiz kalır. bu yazıyı bütünün bir parçası olarak düşünün. diğer parçaların yazılması için de sen talep ve destek ver.
ikincisi hadislerin çoğunun zandan ibaret olduğunu söylemişsin. eğer ehli sünnetin ittifak ettiği müslim ve buharideki hadisler zandan ibaret ise o zaman hiçbir hadis güvenilir değil, hz Peygamberden aleyhisselam bize hiçbir söz nakledilmemiş olur. buda dinde 2. kanıt olan hadis delilini ortadan kaldırır. bu yüzden bize açıklayıcı olarak gönderilen (ayetlerle sabit) Peygamber aleyhisselamı ortadan kaldırmak olur. buda akla ve delile uygun değildir.
üçüncüsü örtünme ile ilgili net olan ayetlerin olmadığından şikayet etmişsin. oysa nur suresi 30 ve 31. ayetler delil olarak yazılmış. hakkını yememek lazım yazarın. yazardan da senden de Allah azze ve celle senden de yazardan da razı olsun.
Ne yazık ki günümüzde başörtülülerin sayı başı örtülülerin sayından az
Ben şunu hâla idrak edemiyorum. Günümüzde eşarp ve şal ikilisi ortaya çıktı. Kimi kesim bunun islama uygun olduğunu söylerken kimileri ise uygun olmadığını söylüyor. İslama uygun giyinip de üzerine eşarp veya şal takmak doğru mu. Bunu yapınca teberrüc mü yoksa tesettür mü oluyor. Ortada o kadr çok söylemler var ki insanların aklı karışabiliyor.
Maalesef son önem öyle ablalar çıktı ki örtünün dahi içini boşalttı. Özellikle Instagram üzerinde saçın önünü açıp normal birşeymiş gibi gençlere yanlış örnek oluyorlar. Ve bunlara neden öyle yapıyorsun dediğin kimisi ben tesettürlü değilim gibi garip cevaplar veriyor, kimisi alnım geniş yakışmadığı için böyle yapıyorum gibi cevaplar veriyor. Bir dönem de nefsim bu kadarına müsade ediyor diyenler var. Bunlar onların bir üst versiyonu galiba.
Bir erkek olarak örtü takıp örtü şuurundan yoksun olan bayanlar adına utanıyorum haya ediyorum. Örtünüyorsanız emredildiği gibi örtünün. Eskiden bunlara yeter ki örtünsünler diyorduk ama bu da olmaz.
Biraz abartı gibi geliyor bana ama. 🙁
Yazıyı çok beğendim. Elinize yüreğinize sağlık. Elhamdülillah ben çarşaflıyım ama bir yerde kitap yazıyorum bu yazıyı kullanabilir miyim? Daha fazla ‘yalnız başı örtülülülere’ ulaşsın.