Bismillah.
Allah (celle celaluhu) bizleri birbirinden değerli cihazlarla donatmıştır. Elbetteki bizim Allah tarafından bu kadar nimetlerle donatılmamız bunların emanet olduğunun en büyük göstergelerindendir. Bu yüzden Allah’a karşı sadakatin en güzeliyle mukabele etmemiz gerekir. Peki bunu nasıl yaparız? Kısaca 5 madde ile inceleyelim.
1. Allah için bakan bir göz..
Evet, gözlerimiz bu ahir zamanda harama oldukça fazla maruz kalabiliyor. En azından bazen ellerimizdeki akıllı telefonlar bile bunun için yeterli olabiliyor. Fakat biz emanetlerimize sadık kalmaya çalıştıkça bu manevi taarruzların tesiri kalmayacaktır biiznillah.
Bunun için ilimle meşguliyetimiz artmalı ki harama bakmaya tenezzül dahi etmeyelim. Bunun yanında kainatı temaşa etmek hem gözümüze hem de ruhumuza iyi gelecektir. Ve en önemlilerinden bir tanesi de her gün Kur’an okumalıyız ki gözlerimiz onun nuruyla nurlanıp daha da korunaklı olabilsin. Son olarak da içimize ümit serpen şu hadis-i kutsiyi unutmamalıyız:
“Harama bakmak şeytanın oklarından bir oktur. Kim benim korkumdan dolayı harama bakmayı terk ederse, onun kalbine tadını çokça hissedeceği bir iman veririm.” (Taberani)
2. Allah için dinleyen bir kulak..
Haram müziklere ve haram sözlere oldukça maruz kalıyor kulaklarımız. Ama imanımız ve bu yoldaki çabamız arttıkça adeta Rabbimiz bu haramlara karşı kulaklarımızı koruyor. Biz bu yolda çabaladıkça Rabbimiz de hayatımızı artık ona göre şekillendiriyor. Mesela günümüzde bir müminin, alışveriş yaparken haram müziklerden kaçınmak için kulaklıkla Kur’an, ilahi ya da sohbet dinlemesi bu zamanın en güzel cihadlarındandır.
3. Allah için çalışan bir dil..
Dil de tıpkı diğer azalarımız gibi insanı cennete ya da cehenneme götüren en önemli emanetlerimizdendir. Gıybet, yalan, iftira gibi haram sözlerden sıyrılıp daima Kur’an’ı okuyan, Allah’ı zikreden bir dilimiz olmalı. Bu yolda sebat ettikçe dilimiz de emr-i bil maruf, nehy-i anil münker yapacak hale gelecektir biiznillah. Son olarak yüzümüzü tebessüm ettiren şu hadis-i şerifi hatırlayalım:
“Kur’an okuyan müminin misali portakal gibidir. Kokusu güzel tadı hoştur….” (Buhari)
4. Allah için kurulan bir hayal..
Öyle ya hayallerimiz de Allah’ın rızası için olmalı değil mi? Zira hayaller bazen hayatların temelidir. Yani belki de hayalimiz dua hükmüne geçer, Rabbimiz de hayatımızı hayalimize göre şekillendirir. O yüzden biz de hayal ve isteklerimizi nasıl rıza-ı ilahi dairesinde tutabiliriz, bunu düşünmeliyiz.
5. Ve bir nevi netice olan; Allah yolunda bir hayat..
Bize verilen en kapsamlı emanettir belki de hayat. Bir nevi de diğerlerinin ve daha fazlasının neticesi gibi değil mi? Göz, kulak ve dil Allah için kullanılırsa hatta hayal dahi Allah yolunda kurulursa neticesi Allah yolunda bir hayat olmaz mı? Allah yolunda yaşanan bir hayatın neticesi de Fecr Suresi 28. ayetinde bahsedildiği gibi olmaz mı?
“Sen O’ndan razı, O da senden razı olarak Rabbine dön!” (Fecr Suresi; 28. Ayeti Meali)
Yazan kişinin eline, emeğine ve yüreğine sağlık.. her daim bu yazılardan görmek isteriz. Selametle ?
Elinize, yüreğinize ve kaleminize sağlık. O kadar çok beğendim ki .. Selametle. ?