Günümüzde Kur’an ve Sünnet’in arasını ayırıp Kur’an-ı Kerim’i kendi kafalarına göre yorumlamak isteyen bir takım sünnet düşmanları var. Bunları Rasulullah aleyhissalatu vesselam Efendimiz asırlar öncesinden bize şöyle haber vermiştir:
“Şunu kesin olarak biliniz ki bana Kur’ân ve onun bir misli daha verildi. Karnı tok bir hâlde rahat koltuğunda kurularak: ‘Şu Kur’ân’a sarılınız; onda helâl olarak ne görmüşseniz onu helâl kabul ediniz, neyi de haram görmüşseniz onu haram biliniz.’ diyecek bazı kimseler çok geçmeden gelecektir.”
(Ebu Davud, Sünen, Sünne, 5.bab, hadîs no:4604.)
Bu yazımızda Efendimiz’in aleyhissalatu vesselam sünneti hakkında deliller ile bilgi vereceğiz inşaallah.
1. Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e Uymak Allah'ın Emridir
“Kim Peygamber’e itaat ederse, muhakkak Allah’a itaat etmiş olur. Kim de (itaatten) yüz çevirirse (üzülme), biz seni onların üzerine bir bekçi göndermedik.”
(Nisa Suresi 80)
“Ey iman edenler! ‘Allah’a saygılı olun/emirlerine uyun’ ve doğru söz söyleyin ki (Allah) işlerinizi düzeltsin ve sizin günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah’a ve Resûlü’ne itaat ederse, muhakkak ki en büyük bir başarıya/kurtuluşa ermiş olur.”
(Ahzab Suresi 70-71)
“Peygamber size neyi verdiyse onu alın, size neyi yasak ettiyse ondan da vazgeçin.”
(Haşr Suresi 7)
“(Ey Resûlüm!) De ki: ‘Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayan ve merhamet edendir.’ “
(Al-i İmran Suresi 31)
“(Resûlüm!) De ki: “Ey insanlar! Şüphesiz ben, Allah’ın sizin hepiniz için (gönderilen) peygamberiyim. O (Allah) ki göklerin ve yerin mülkü ve hükümranlığı kendisinindir. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. O, hem diriltir hem öldürür. O halde Allah’a inanın; Allah’a ve O’nun sözlerine inanan, ümmî peygamber Resûlü’ne de inanın. Ve ona uyun ki doğru yolu bulasınız.” “
(Araf Suresi 158)
“Hayır! Öyle (dedikleri gibi) değil. Rabbine andolsun ki (onlar) aralarında ihtilaf ettikleri meselelerde seni hakem yapmadıkça, sonra da verdiğin hükümden içlerinde bir sıkıntı (ve şüphe) duymadan, (sana) tam teslimiyetle teslim olmadıkça iman etmiş olmazlar.”
(Nisa Suresi 65)
Allah bu kadar açık bir şekilde Rasulullah’a aleyhissalatu vesselam uymayı emrediyor. Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellam şuan aramızda değil. Peki bu emri nasıl tutacağız? Kur’an-ı Kerim’in hükmü kıyamete kadar geçerlidir. Onu indiren Allah bu zamanları da elbet bilerek indirdi Ayetlerin hükmü asla geçmez geçmeyecek. Ayetlerin hükmü eskide kaldı diyen Allah haşa bu zamanı bilemedi demiş oluyor! Allah bu zamanları bilerek bize Rasulune sallallahu aleyhi ve sellem uymayı emretti dolayısıyla sünnet olmadan bu emiri tutmak mümkün değildir. Sünnet korunmayacak olsaydı Allah Peygamber’e aleyhissalatu vesselam itaat et der miydi?
2. Rasulullah aleyhissalatu vesselam Kur'an Dışında da Vahiy Aldı
Peygamberimize aleyhissalatu vesselam Kur’an dışında vahy gelmedi diyenlere iki örnek verelim inşaallah. İlk örneğimiz Kendilerine kitap verilmeyen Peygamberler de sallallahu aleyhim ve sellem var. Öyleyse kitap da olmayan vahy de mümkündür. İkinci örneğimiz:
“Peygamber, eşlerinden birine gizlice bîr söz söylemişti. Fakat eşi, o sözü başkalarına haber verip, Allah da bunu Peygambere açıklayınca, Peygamber bir kısmını bildirmiş, bir kısmından vazgeçmişti. Peygamber bunu ona haber verince eşi: Bunu sana kim bildirdi? dedi. Peygamber: Bilen, herşeyden haberdar olan Allah bana haber verdi.”
(Tahrim Suresi 3)
Bu ayet-i kerimede Cenab-ı Hakk, Peygamber eşlerinden bazılarının söylenen gizli sözü başkalarına aktardığı hususunu Peygambere aleyhissalatu vesselam açıkladığını bildirmektedir. Cenab-ı Hakk’ın, Peygamberi hanımının radıyallahu anha ifadesinden haberdar kılması, Kur’an yoluyla gerçekleşmiş değildir. Çünkü Kur’an’da Peygamberin hanımına söyledikleri zikredilmemiştir ve söz konusu hanımının radıyallahu anha başkalarına aktardığı söz de yer almamıştır. Dolayısıyla bu bildirim Kur’an’da Ayet olarak geçmiyor buna vahy-i gayr-i metlûv deniyor. Yani Kur’an da yazılmamışdır ama Rasulullah aleyhisallatu vesselam Efendimiz’e aleyhissalatu vesselam vahiy yoluyla bildirilmiştir. Demek ki Kur’an dışında vahiy de vardır ve kanıtımız yine Kur’an iledir. Dolayısıyla sünnet de vahiydir.
3. Sünnet de Vahiydir ve korunmuştur
“O arzusuna göre konuşmaz.”
(Necm Suresi 3)
Rasulullah aleyhissalatu vesselam Efendimiz arzusuna göre konuşmadı! Allah ne bildirdiyse onu söyledi dolayısıyla O’nun sallallahu aleyhi ve sellem dinin tebliği olan sünneti de vahydir.
“Muhakkak ki o zikri biz indirdik biz; şüphesiz onun koruyucusu da ancak biziz.”
(Hicr Suresi 9)
“(O peygamberleri) apaçık deliller ve kitaplarla (göndermiştik). Sana da bu zikri (Kur’an’ı) indirdik ki kendileri için insanlara indirilen şeyi bildirip açıklayasın. Olur ki iyice düşünürler.”
(Nahl Suresi 44)
Rasulullah aleyhissalatu vesselam bu Kur’an-ı hem bildirip hem de açıklayacak dikakt ediniz. Açıklanacak olan bu kitap korunuyor da onun açıklaması olan sünnet nasıl korunmasın. Bu asırda okuduğumuz Kur’an şuan da açıklamasız mı yani? Hayır asla öyle değil Allah elbet Rasulullah’ın aleyhissalatu vesselam sünnetini de korumuştur.
4. Sünnet Kur'an-ı Kerim'i Açıklar
Allah peygamber Efendimiz’i aleyhissalatu vesselam Kur’an’ı bildirmek ve açıklamak yaşayarak örnek olmak için göndermiştir. Sünnet olmasa Kur’an da namaz kılın emri olmasına rağmen nasıl kılacağımızı bilemiyoruz, namazın farzları, vacibleri, mekruhları, sünnetleri, namazı bozanları bilemiyoruz. Hadis-i Şerifleri yok saymak bu dinin büyük kısmını yok saymak demektir. Allah yolundan ayrılmaktır. Allah hepimize hidayet etsin. O’nun ve Rasulu aleyhissalatu vesselam‘ın yolundan ayrılmaktan muhafaza eylesin. Sünnet düşmanlarına karşı sünnetin korunmuşluğunu insanlara anlatmalıyız zira sünneti inkarın sonraki aşaması Kur’an-ı Kerim’i inkardır. Allah korusun. Bu konuda insanları bilinçlendirmeliyiz. İşe bu yazıyı paylaşarak başlayabilirsiniz. Allah sizlerden razı olsun. Amin.
0 Yorum