Tarihen günümüze toplum üzerine etkili olmuş ve hala da etkisi olan bir insan Hacı Bektaş- Veli Hazretleri kuddise sirruh. Kimisine göre içki içen, türkçü bir düşünür kimilerine göre ise Şeriata sıkı sıkıya bağlı bir Allah dostu. Peki hangisi doğru?
1-Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri Türk mü?
Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri kuddise sirruh bazı rivayetlere göre seyyiddir. Yani Rasulullah aleyhissalatu vesselam Efendimiz’in soyundan gelmektedir. Ayrıca yazdığı bugün en çok bildiğimiz eseri Makalat’ı arapça yazmıştır. O’nun Türk milliyetçisi olduğunu iddia etmek bu nedenle yanlıştır. Zaten İslam’da ırkçılık olmadığı gibi Türk milliyetçiliği de o mübarek zatın yaşadığı dönemde yoktu. Dolayısıyla O’nun Türkçü olduğunu söylemek yanlış olacaktır.
2-Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri İçki İçer Miydi?
Bugün kendilerinin Bektaşi olduğunu söyleyen bazı kardeşlerimiz içki içiyorlar. Kendilerinin Hz. Ali radıyallahu anh ve Hacı Bektaşı Veli Hazretleri rahmetullahi aleyh yolundan olduklarını söylüyorlar. Haşa Hz. Ali efendimiz içki mi içmiş? Asla. Peki rahmetli Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri? Kendi yazdığı makalattan bu soruya cevap verelim isterseniz.
“Şimdi, azizim! Kişide yaramaz fiil olmaması için çok sakınmak gerekir. Her zaman temiz olmak icap eder. İnsanın pis olmasının sebebi, içinde şeytan işi bulundurmasıdır.
Eğer inanmazsan bir kaba içki koy, ağzını sıkıca berkit. Sonra denize bırak ve kabın dışını on yıl durmadan yıka. Göreceksin ki kabın içindeki yine eski içkidir ve pistir.
Bir başka örnek de şudur:
Bir kuyuya bir damla içki damlasa, o kuyunun suyu çıkarılıp dışarıya boşaltılsa, o suyun döküldüğü yerde ot bitse, o otu koyun yese, işte o koyunun eti takva ehline göre haramdır.(Yani onu yemekten bile sakınırlar takvalarından dolayı.)
Niçin böyledir?
Çünkü; içkinin haramlığı ve pisliği şeytanın işlerinden olmasındandır. Nitekim Allahu Teala şöyle buyurur:
‘İçki, kumar, putlar ve fal okları şeytanın işleri cümlesinden olan pisliklerdir; onlardan kaçının ki felaha eresiniz.’
(Maide, 90)”
(Makalat-ı Hacı Bektaş-ı Veli)
Görüldüğü gibi bu büyük Veli içkiye son derece karşıdır ve şeriata sımsıkı sarılmış durumdadır.
3-Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri Şia Mıdır?
Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri’ni rahmetullahi aleyh şia mezhebi sahipleniyor. Kendileri Sahabe Efendilerimiz’den rıdvanallahu teala aleyhim ecmain bir çoğuna söven batıl ehli insanlardır. Peki Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri Şia Mıdır? Bu sorunun cevabı için yine Hacı Bektaş-ı Veli rahmetullahi aleyh Hazretlerinin Makalatına bakalım.
“… bir kişi diliyle iman etse ve gönlüyle tasdik etmese yahut öşrü, zekatı tam vermese, hacca giderken yoldan geri dönse veya Allahu Teala’nın hükümlerinden birini kabul etmese, ya da Muhammed Mustafa’yı inkar etse, Muhammed aleyhisselam’ın sahabilerinden birisine haksız gözle baksa işte bu kişinin (bugüne kadar) işlediği bütün ameller boşa gider.
Allah Teala şöyle buyurur:
‘Hem biz onlar(hayır diye) ne yaptılarsa onu, saçılmış zerre haline getiririz.’
(Furkan 23.)”
(Makalat-ı Hacı Bektaş-ı Veli)
Görüldüğü gibi Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri kuddise sirruh şia da değildir. Esasen kendisi Ehl-i Sünnet itikadında bir veli yani Allah dostu mübarek bir insandır. Kendisine atılan bazı iftiraları net bir şekilde kendi makalatından cevapladık. Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri kuddise sirruh hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz çok kıymetli ve muhterem hocamız Esad Coşan rahmetullahi aleyh bu konudaki en kapsamlı çalışmayı hazırlamıştır. Esad Coşan Hoca’nın (Allah ondan razı olsun) “Hacı Bektaş-ı Veli ve Bektaşilik” ve Makalat’ı tercüme ettiği “Makalat-ı Hacı Bektaş-ı Veli” isimli eserlerinde çok daha geniş bilgi bulabilirsiniz. Vesselam.
Sevgili Müslüman kardeşlerim sayın yönetici;
Öncelikle Hacı Bektaş Veli’nin İslamın şeriatına uygun yaşadığı şüphe götürmez. Bunu Makalat başta olmak üzere bir çok eserinde görmekteyiz. Fakat “Şia” görüşüne göre yaşayan insanlara yaptığınız genelleyici ZAN konusunda tebliğim üzerinize olsun. Genelinin de sahabe-i ikrama sövdükleri falanda yoktur. Sövenler de vardır da. Ama Hz. Muhammed’e asla sövmezler, onun kutsal kişiliği ile örnek Hz. Ali ehlibeyt /ehil ev çerçevesinde devam etmiştir. Şiaların bu inancını aslında sünnilerde inanır. Fakat şekil ve şemalcılık her iki görüş de şeytanın tuzağına çekilmiştir. Nifak tohumları da işte bu “zan” dan doğmaktadır. Makalatta geçen alıntı yaptığınız “ya da Muhammed Mustafa’yı inkar etse,” bunu doğrular. Fakat sahabeler kısmında aydınlatıcı bir bilgi de yoktur.
Özellikle Caferi mezhebine bağlı Şia kişileri ile Sünni görüşteki Hanefi mezhebi ile aralarında pek fark yoktur. Zaten İmam-I Hanefi ile Şafi’nin akıl hocası Ehlibeyt sevdalısı İmam Caferi bin Sadıktır. Öyle ise Şia (taraftar)-Alevi (Ali evi) isimleri ne olursa olsun biz Sünniler gibi ehli bey sevdalısıdırlar ve daha fazlasıdırlar da.
Selametle.