Gün içerisinde en çok gerçekleştirdiğimiz fiillerden biri de konuşmaktır. Evde, okulda, işte sürekli insanlarla diyalog halindeyiz. Kimi zorunlu olan bu konuşmaların kimisi de muhabbet isteğimizdendir. Fakat bu muhabbetlerin ölçüsü nedir? Bizlere faydası var mıdır? Allahu Teala bu muhabbetimizden razı mıdır? Kaçımız konuşurken bunları düşünüyoruz? Kur’an-ı Kerim tüm hayatımızın ölçüsünü belirlemiştir aslında. Yiyip içme, konuşma, yaşam tarzı ve hatta his dünyamızın bile ölçüsü belirlidir. Tüm fiillerimiz de olduğu gibi konuşmalarımızda da bu ölçüye dikkat etmeliyiz. Şimdi Kur’an da belirlenmiş olan bu ölçüyü hep birlikte anlamaya ve bundan sonra ki muhabbetlerimize uygulamaya dikkat edelim inşaAllah.
1. Müslüman Yalan Konuşmamalı
“İçi dışına, sözü işine uymamak, nifaktandır. Nifakın temeli ise yalandır.” (Hasan-ı Basri) Yalan bütün kötülüklerin anası, günahların en çirkinidir. Dinimizde de haram kılınmıştır. Muhabbetlerimize yalanı katmayalım. Çünkü yalan önce kişiyi zehirler; güven, saygı duygularını zedeler, toplumda karışıklıklara sebep olur ve daha da önemlisi kişiyi Allah’tan uzaklaştırır. Allah’tan uzaklaşan kişi önce bu dünyasını sonra da ahiretini yitirir. Toplumda hiç bir saygınlığı olamayan, güvenilmeyen ve sevilmeyen bu kişiler; Allah’ın rızasından da uzaklaşmış olur. “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve doğru söz söyleyin.” (Ahzab Suresi 70. Ayet)
2. Sevgide Ölçü Olmalı
Sevgimizin de bir ölçüsü var elbette. Sonsuz karşılıksız sevgi önce Allah’a sonra da Allah Resulü Peygamber Efendimize sallallahu aleyhi ve sellem karşı olmalıdır. Peygamber efendimizden sonra sallallahu aleyhi ve sellem diğer peygamberleri, dört halifeyi, sahabeleri, evliyaları ve müminleri sevmeliyiz. Akrabaya, eşe, dosta hissedilen sevginin ölçüsü Allah sevgisinde öte olmamaktır. Hepimiz dil ile bunu ifade ederiz. Önce Allah’ı sevdiğimizi söyleriz ama bu kalp ile tasdik edebiliyor muyuz? Eşlerimizi, evlatlarımızı, akrabalarımızı; evrende ki her şey gibi onları da bize Allah’ın verdiğini unutuyoruz. Tabi ki kişiler birbirlerini sevmelidir. Fakat Allah rızası için sevmeliyiz, (hâşa) Allah’ı unutmak için değil. “De ki: Eğer Allah’a muhabbetiniz varsa hemen bana uyun ki, Allah da sizleri sevsin ve suçlarınızı affetmekle örtsün. Allah Gafûr’dur, Rahîm’dir.” (Al-i İmran Suresi 31. Ayet)
3. Faydalı Olmalı
Konuşmalarımızda dikkat etmemiz gereken bir ölçü de faydadır. Sadece bu dünya üzerine muhabbetler etmemeli. İlmimizi, imanımızı, takvamızı arttıracak konuşmalarda bulunmalıyız. Birbirimizin ne giyidiği, ne yediği, ne içtiği, ne aldığı ile ilgilenmemeliyiz. Bizlere lütfedilen aklı, sevgiyi tüm imkanları Allah’ı sevmek ve ona iman etmek için kullanmalıyız. Yalnızca Allah’ın razı olacağı muhabbetlerde bulunalım inşaAllah.
0 Yorum